Orhan ve Sedat, bir zamanlar ayrılmaz iki dost, kaderin karmaşık ağlarında birbirlerine düşman hale gelirler. Çocukluklarının samimiyetini yıllar sonra akrabalığa taşıyan ikili, Orhan’ın Sedat’ın kız kardeşi Kader’le evlenmesiyle artık bir aile olmuştur. Ancak yaşanan trajik bir araba kazası, bu üçlü bağın çatırdamasına neden olur. Kazada Sedat’ın küçük oğlu Mehmet felç kalır, Kader ise hafızasını yitirir.
Orhan, bu felaketin sorumlusu olarak Sedat’ı görür ve bir zamanlar kardeş bildiği adamla tüm bağını koparır. Sedat ise hem oğlunun durumu hem de kardeşinin yaşadığı travma yüzünden yıkılır; pişmanlık, vicdan azabı ve anlam veremediği paranormal olaylarla baş edemez hale gelir.
Orhan için ise tek gerçek, Kader’in onu unutmuş olmasıdır. Hafızasındaki boşlukla başka bir hayata savrulmuş gibi yaşayan Kader’i tekrar kendisine aşık edemeyeceğini anlayan Orhan, aşkı uğruna mantığın ve vicdanın sınırlarını aşar. Onu yeniden kazanmak için yaptığı şey, sadece Kader’i değil, kendisini de sonsuza kadar değiştirecektir…
Bu film, dostluk, aşk, suçluluk ve hafızanın sınırlarında dolaşan gerilim yüklü bir psikolojik dramdır. Her karakterin bir diğerinin kaderine düğümlendiği hikâyede, izleyiciye ahlak ile takıntı arasında ince bir çizgide yürüyen sarsıcı bir anlatı sunar.