Aynı hastanede tedavi gören Cenk ve Tosun, geçirdikleri kazadan sonra dost olurlar. Hastane günlerinden sonra birlikte yaşamaya başlayan ikiliden Cenk, saf ve hayalperest biridir; en büyük tutkusu ise cep telefonundaki çiftlik oyunudur. Cenk’in oyuna olan ilgisini fark eden uyanık ve kurnaz Tosun, bu dijital tutkuyu kazanca çevirecek bir fikir geliştirir.
Plan basittir: Oyunu gerçeğe dönüştürmek! Önce bir bilgisayar çaldırarak işe koyulurlar, ardından yazılımı geliştirip sahte vaatlerle kullanıcıları sisteme çekmeye başlarlar. Proje kısa sürede büyük ilgi görür ve “Çift’lik Bank” adını verdikleri sistemle insanlar adeta sıraya girer. Bu ilgi Tosun’un iştahını daha da kabartır. Gerçek bir çiftlik kurar, tabela asar, sahte hayaller satar.
Tosun ve Cenk kolay yoldan zengin olmanın keyfini çıkarırken, kazandıkları paralar kadar arkalarında bıraktıkları mağdurlar da hızla artar. Oyun başlamış, ancak artık kontrol dışına çıkmıştır.
Gerçek olaylardan esinlenen bu hikâye, para hırsının dostluk, güven ve gerçeklik üzerindeki yıkıcı etkisini komedi ve hicivle ele alıyor.