Sislerin Ardında Bir Gizem
Film, sabahın erken saatlerinde ıssız bir ormanda başlar. Kamera, ormanda yürüyen Mehmet adlı bir adamı takip eder. Üzerinde eski bir palto, elinde ise bir not vardır:
“5 Eylül – Unutma.”
Mehmet’in yüzünde endişeli bir ifade vardır. Ormanın derinliklerinde ilerledikçe, çantasından eski bir fotoğraf çıkar. Fotoğrafta kendisi, genç bir kadın ve küçük bir çocuk gülümsemektedir. Fakat kadın ve çocuğun yüzleri hafifçe yanmıştır—sanki kasıtlı olarak yok edilmiş gibidir.
Birden bir silah sesi yankılanır. Mehmet yere düşer, ancak kurşun ona isabet etmemiştir. Panik içinde ayağa kalkar ve ormandan hızla uzaklaşmaya başlar.
2. Mehmet’in Geçmişi ve Travması
Mehmet aslında eski bir gazetecidir. 10 yıl önce, 5 Eylül 2014’te yaşanan büyük bir olayı araştırırken ortadan kaybolmuştur. Bir patlama sonucu öldüğü sanılmış, fakat kimse onun cesedini bulamamıştır. Şimdi ise hafızasında büyük boşluklar olmasına rağmen, kim olduğunu ve neden geri döndüğünü öğrenmeye çalışmaktadır.
Kendisini İstanbul’da eski dostu Selim ile buluşurken görürüz. Selim, onu görünce şoke olur:
“Mehmet… Sen öldün sanıyorduk! Bu nasıl mümkün olabilir?”
Mehmet, ona çok az şey hatırladığını, ancak 5 Eylül’ün önemli bir tarih olduğunu bildiğini söyler. Selim ona yardım etmeye çalışır, ancak Mehmet’in peşinde başkalarının da olduğu ortaya çıkar.
3. Tehlikeli Takip ve Büyük Sırlar
Mehmet, geçmişine dair ipuçları toplarken, bir gazeteci arkadaşının ona bıraktığı eski bir dosya bulur. Bu dosyada, 5 Eylül’de gerçekleşen büyük bir hükümet skandalına dair bilgiler vardır. Görünüşe göre Mehmet, 10 yıl önce bu olayın izini sürerken susturulmaya çalışılmış ve hafızası silinmiş olabilir.
Peşindeki adamlar, onun bu dosyaya ulaşmasını engellemeye çalışır. Mehmet kaçarken, eski sevgilisi Aslı ile karşılaşır. Aslı, onun geri döndüğünü görünce gözyaşlarına boğulur. Ancak bir yandan da korkmaktadır:
“Eğer bu işe tekrar bulaşırsan, bir daha geri dönemezsin. 5 Eylül’ü unut, Mehmet.”
Ama Mehmet unutmamaya kararlıdır.
4. Büyük Yüzleşme ve Gerçekler Ortaya Çıkıyor
Mehmet, sonunda dosyanın tüm parçalarını bir araya getirir. 5 Eylül 2014’te büyük bir siyasi yolsuzluğu ortaya çıkarmak üzereyken hükümet tarafından susturulmaya çalışılmıştır. Ancak asıl şok edici gerçek şudur: Mehmet’in eski dostlarından biri, onu ele veren kişidir.
Bu kişi Selim’dir.
“Beni sattın, Selim! O gün oradaydın, değil mi?”
Selim başını öne eğer. “Benim bir seçimim yoktu, Mehmet. Ya seni ele verecektim ya da ölecektim.”
Mehmet, geçmişiyle yüzleşirken, ona suikast düzenleyen kişilerin hala iş başında olduğunu fark eder. Ancak bu sefer kaçmak yerine, 5 Eylül’de yaşananları dünyaya açıklamaya karar verir.
5. Final – Hafızanın Geri Dönüşü ve Adaletin Peşinde
Film, Mehmet’in bir televizyon kanalına girerek canlı yayında 5 Eylül olaylarını anlatmasıyla sona erer. Büyük sırlar ifşa edilir ve birçok üst düzey yetkili hakkında soruşturma açılır. Ancak Mehmet, hala hedefte olduğunu bilmektedir.
Son sahnede, karanlık bir sokakta yürüyen Mehmet, arkasında bir gölge hisseder. Kamera yavaşça yaklaşırken bir elin silaha uzandığını görürüz. Ekran kararır ve sadece bir silah sesi duyulur…
Peki, Mehmet gerçekten hayatta kalabilecek mi?
Filmin Temaları ve Mesajı
Hafıza ve Gerçeklik: Film, hatıraların manipüle edilebileceğini ve gerçeğin her zaman ortaya çıkmaya mahkum olduğunu vurgular.
Adalet Arayışı: Bazen tek bir kişinin gerçeği açıklaması, büyük değişimlere yol açabilir.
İhanet ve Güven: En yakın dostlarımız bile bazen bize ihanet edebilir, ancak gerçekler her zaman gün yüzüne çıkar.